Çarşamba günü 20:00'da maç oynamış takıma, Cumartesi günü 16:00'da maç oynatan zihniyetin, lig liderine boş geçtiği bir hafta sonrası Pazar günü maç koyması bütün hafta kafamızda komplo teorilerine yol açıyordu. Her ne kadar güneşi görmüş olsak da, soğuk havada üşüdüğümüz maçta, sahada ki futbolda aynı havanın durumu gibiydi. Quaresma ve Guti'den yoksun olsada, Simao, Fernandes, Almedia gibi yıldızlarıyla sahada olan Beşiktaş'ın ilk yarıda ki futbolu o denli kötüydü. Karabükspor'un önde yaptığı pres ile top çıkartmakta zorlanan Beşiktaş, bu sorunu aşmak için Guti'yi fazlasıyla aradı. Stoperlerin rahat top aktaramadığı Ernst ve Fernandes, aldıkları topları akılcı paslar ile ileri uç ve kenarda ki adamlarla buluşturamayınca yapılan top kayıpları, her iki kanattaki beklerin hucüma katkısınıda sınırladı. İsmail'in ise son haftalarda ki gösterdiği performans ile bu oyun şablonunda oynaması gereken biri olduğunu gördük. Keza kaybedilen toplarda yaptığı baskılar ile topu kazanıp, takımı atağa kaldırması Beşiktaş'ın o bilindik rakibi bunaltan, baskı altına alan oyununa katkısı yadsınamaz derecede büyük. İbrahim aynı dinamikliği sağlayamayınca ve Ekrem'in de buna ayak uydurmasıyla ilk yarı Karabükspor'un kontrolünde geçti.
İkinci yarı, Emenike'nin Toraman'ı alt etmesi sonucu, Sivok'un sol stopere geçmesiyle başladı. Nitekim buda işe yaramadı ve tamamen alışık olmaması sonucu yaptığı hata ile Emenike Sivok'un yanında araya kaçtı ve Karabükspor'u 1-0 öne geçirdi. Bu dakikadan sonra Simao ile sol kanat işlemeye başladı. Bunda Karabükspor'un öne geçmenin avantajı ile geri çekilmeside neden oldu. Simao'nun soldan gerçekleştirdiği ataklarla kale yoklandı. Bu esnada bir penaltı verilmedi ve Simao'nun yaptığı orta sonucu Karabük kendi kalesine gol attı. Deplasman oyunu şablonuna dönen Karabük ise Emenike ile girdiği pozisyonda, Hakan'ın yaptığı net penaltıyı hakem yüzünden alamadı.
Maç boyunca Almedia bolca sola kaçtı, çünkü topu almak için geriye kaçtığında en rahat topla buluştuğu noktaydı. Açıkça görülen bir şey var ki Beşiktaş kazanmak istiyorsa tek ön liberolu sistemde ısrar etmelidir. Önde pas yapabilen bir oyuncu olmayışı, orta sahanızda ne kadar çok oyuncu olursa olsun, ileri uç adamlarınızı sıradanlaştırıyor. Beşiktaş'ın baskı kurması, oyunu kabul ettirmesinin sırrı fizik gücünden çok, yapılan paslar ile sürekli ileriye oynaması. Beklerinde dahil olabildiği bu şablonda Beşiktaş, topu ne kadar ilerde tutup, ileriye topu ne kadar sağlıklı aktatırsa o kadar başarılı oluyor. Bunun içinse sizin Guti gibi bir oyuncuya ve pas yapabilen oyuncularla kurulu orta sahaya ihtiyacınız var. Sürekli ileriye oynayan Necip'in oyuna girdikten sonra Beşiktaş'ın kurduğu baskı, bunu en büyük kanıtı.
İkinci yarı, Emenike'nin Toraman'ı alt etmesi sonucu, Sivok'un sol stopere geçmesiyle başladı. Nitekim buda işe yaramadı ve tamamen alışık olmaması sonucu yaptığı hata ile Emenike Sivok'un yanında araya kaçtı ve Karabükspor'u 1-0 öne geçirdi. Bu dakikadan sonra Simao ile sol kanat işlemeye başladı. Bunda Karabükspor'un öne geçmenin avantajı ile geri çekilmeside neden oldu. Simao'nun soldan gerçekleştirdiği ataklarla kale yoklandı. Bu esnada bir penaltı verilmedi ve Simao'nun yaptığı orta sonucu Karabük kendi kalesine gol attı. Deplasman oyunu şablonuna dönen Karabük ise Emenike ile girdiği pozisyonda, Hakan'ın yaptığı net penaltıyı hakem yüzünden alamadı.
Maç boyunca Almedia bolca sola kaçtı, çünkü topu almak için geriye kaçtığında en rahat topla buluştuğu noktaydı. Açıkça görülen bir şey var ki Beşiktaş kazanmak istiyorsa tek ön liberolu sistemde ısrar etmelidir. Önde pas yapabilen bir oyuncu olmayışı, orta sahanızda ne kadar çok oyuncu olursa olsun, ileri uç adamlarınızı sıradanlaştırıyor. Beşiktaş'ın baskı kurması, oyunu kabul ettirmesinin sırrı fizik gücünden çok, yapılan paslar ile sürekli ileriye oynaması. Beklerinde dahil olabildiği bu şablonda Beşiktaş, topu ne kadar ilerde tutup, ileriye topu ne kadar sağlıklı aktatırsa o kadar başarılı oluyor. Bunun içinse sizin Guti gibi bir oyuncuya ve pas yapabilen oyuncularla kurulu orta sahaya ihtiyacınız var. Sürekli ileriye oynayan Necip'in oyuna girdikten sonra Beşiktaş'ın kurduğu baskı, bunu en büyük kanıtı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder